"Yaşamanın gerçekliği, derine inmekle değil, derinliklerin bizim elimizde olduğunu savunmakla güçlendirilir.”
Belki savaşın, belki ölümün, belki yaşlılığın, belki
aşkın öyküsüydü Gül Mevsimidir, ama
en çok da hatırlamanın ve unutmanın girift şekliydi bana kalırsa. Erdal Öz, Gül Mevsimidir ile ilgili sorular
sorduğunda, Füruzan en açıklayıcı haliyle özetlenemez diye tabir ediyor hikâyesini.
İşte tam da bu cevaptan ortaya çıkan sonuç benim “belki” ya da “bana kalırsa”
sözlerim ve bu yazıda aslında kitabı özetlemeyecek olmam.
16 yaşında sevdiği farklı sınıftan genci Kurtuluş
Savaşı’nda kaybeden hikâyenin başkahramanı Mesaadet’in yaşlı ve hasta bir kadın
olarak düşündükleri bana- belki de çok alakalı olmayarak- şunu sordurttu: İnsan
unutarak mı yaşar yoksa hatırlayarak mı? Savaş öncesi alt sınıftan bir adama âşıkken,
savaş sonrası soylu ailesi tarafından yine eş sınıftan bir adamla evlendirilen
Mesaadet’in, burjuva yaşantısına kendini adamış hali bana Nietzsche’nin Tarih Üzerine eserinde (On the Use and Abuse of History for Life)
hatırlama eylemini, hafıza ve geçmişi nasıl ilerleme karşıtı gördüğünü anımsattı.
Öyle ya, Mesaadet unutarak var olabilmişti, çünkü hayatta ilerleyebilmesinin
tek olanağı buydu.
Peki ya hatırlamak? Geçmişe takılıp kalmak? Bu
gerçekten de Nietzsche’nin dediği gibi insanı olduğu yere mıhlayan bir şey
midir? Ve Mesaadet, neden 70 yaşına geldiğinde sadece ama sadece ölen
sevgilisini anımsamaya vermiştir kendini? İlk aşkı olduğu için mi yoksa ilerlememek,
olduğu yerde kalmak, yoksa ölmemek için mi? Vardığım nokta şudur o zaman: İnsan
ilerlemek için unutur, yaşamak için hatırlar. Hafızasız birey- ya da hafızasız
toplum-aslında yaşamıyordur… Zaten ondan
değil midir birey olarak sürekli aynı hataları tekrar etmemiz ya da toplumca
sürekli aynı kısır döngünün içinde bulunmamız?
Gül
Mevsimidir’i alıp mutlaka okuyun diyemeyeceğim; zira Mesaadet
gibi kadınlar bana hep sıkıcı gelmiştir. Ancak, Beyoğlu’nda en yakın dostunuzu
beklerken bir iki saatiniz varsa benim gibi, incecik bir öykü kitabına bakıp,
hiç incelemeden, arka kapağını bile okumadan, o anda okumak için alın. Önemsiz
bir aşk hikâyesi bazen, büyük düşüncelere gebe olabiliyor çünkü…
Füruzan- Gül Mevsimidir
Yapı Kredi Yayınları
0 yorum :
Yorum Gönder